9 Ağustos 2012 Perşembe

Post #4


KULÜBE

Plan
Evi küçük tuttuk. Saman balyası geniş bir eleman. Biz, dar alanını kullanıp, sıvayla birlikte duvar kalınlığında 45-50 cm’leri bulacaz. Bu yüzden kulübenin dış metrekaresi 57 civarı olmakla birlikte, iç alan 44 m2’lere düşüyor. Kapalı bir yatak odası, salon, açık mutfak, duş/tuvalet ve bir tavanarası misafir odası var. Bu odanın arkasına alttakine paralel bir tesisat çekip, küçük bir WC de yukarıya düşünüyorum. Kalanları gece çişe gitmek için merdiven inme derdinden kurtarma amaçlı. Dışarda da 60 m2 civarı bir dek, 4 m2 bir giriş ve 4 m2 bir depo var. Ev duvarlarının dışında kalan deponun tavanını düz tuttum, yatak/yorgan atıp yıldız seyretme fantezim var. Bir de direklerin altında ortaya çıkacak hacmin bir bölümünü taş duvarlarla kapatıp, bir kiler, dek üstündeki deponun tam altına da su tankı ve hidrofor koyacak ikinci bir depo yapmayı  düşünüyorum . Buranın kışları sert, açıkta bırakırsak su donar.

Dogu
Guney

Bati
Kuzey

Mimar değilim. Merakım var sadece. ‘Paint’i kullandım windows’da. Amatörlük burada bitmiyor. Julien bunlardan hareketle teknik çizimleri çıkartıyor. Daha doğrusu kareli bir defteri var, önüne gelen her sayfaya gönye (cetveli yok henüz) ve tükenmez kalemle birşeyler çiziyor. Yanlış çizerse silemiyor, üstünü karalıyor. Arada deftere kahve dökülüyor, o olmazsa rüzgarda sayfalar uçuşuyor. 30 derece sıcak altında 8 saat çalışma sonrası kampa dönüyoruz, Julien açıyor bir bira, tebessümle ‘ev shok güzel olacak inshala’ diyor. Bu arada sayfalardan biri arkadaki kamp ateşinde yanıyor!

Gülüyoruz da, ...


EKİPMAN

Daha arsada elektrik yok. Olması da biraz vakit alacak. Evela jeneratör, su pompası ve benzinli ağaç testeresini aldık. Sonra da koştuk Perşembe Pazarı’na, iyi bir gönye kesme tezgahı, tripodlu lazer ve diğer marangozluk aletlerini topladık. Bir miktar alet-edevat da Julien’de ve bende vardı, ekipman tamamlandı (isteyene liste gönderilir). Daha sonra bir de mikser aldık, sıva harcı karıştırmak üzere. Tabi bir dolu da malzeme var aldığımız, altyapı ve inşaatı anlatırken bahsedicem.


EKİP

Monsieur Julien (Toprak)
Ekip şöyle; Julien 1 Temmuz’dan beri orada, yanında köyden Aydın ve Emrah var, ben bir hafta kadar kaldım ve artık daha az gidebilecem. Büyük sürpriz olarak da İzmir’den marangoz Kamil Usta geldi, Julien’in üstünden hatırısayılır yük aldı. Ayrıca, çatının izolasyon ve kiremit döşemesi de ona emanet, su ve elektrik tesisatı da. Kendisi ‘beşi bi arada’ denilenlerden.  Bu arada bir kolunu sakatlamış, tüm bu işleri birbuçuk kolla yapıyor. Ekip küçük, fakat herkes işini seviyor, galiba da en önemlisi bu. Tabi bir de, biz temel çukurlarını açabilmek için taşıma suyla toprağı yumuşatmaya uğraşırken, üst tarladan durumu görüp, traktörünün arkasında su tankeriyle yardıma koşan muhtar Burhan var. Yemeklerimizi hazırlayan, çay kahve ikram eden kızı Sema ve hanımı Reyzan var, ve diğer Yeşilce’liler. Hepsinden bahsedicez.

Emrah

Muhtar Burhan
Edvin, Aydin
                   








Bir de gönüllüler var tabi. İnternette konuyu araştırırken görüyorsunuz, ekolojik evlerin çoğu, eş-dost ve çevreden birtakım gönüllülerin de yardımlarıyla yapılıyor. Hem iş süratleniyor, hem gönüllüler bu tür ev yapımında tecrübeleniyorlar. Çoğu kendilerine aynı malzemeden ev yapmayı planlayan insanlar, doğayı seviyorlar, birlikte güzel vakit geçiriyorlar. Türkiye’de durum farklı değil (miş). Julien daha evel birtakım atölyelere katılmış, eğitmenlik yapmış biri. Buralardan birçok dostu var. Aralarında, bir hafta, onbeş gününü bu işe ayırabilenler olduğu gibi, haftasonu atlayıp gelenler de oluyor.


Bize de geldiler. ‘Aman Julien, çok erken’ dedik, ama niyetlenmişler bir kez. Daha ne tuvalet tamam, ne duş. Yarım parmak bir hortumdan su akıyor (yanımızda muhteşem bir kaynak var şansımıza), bir kamp platformu yapılmış, üstü kapatılamamış, güneş tepemizde, kamp alanınında temizlenmemiş dikenler, çatal-kaşık 4 adet... 

Gece saat 11:30’da, yedi gönüllü, toplam iki adet küçük çadırla geldiler. 3’er kişi sıkışmalarına rağmen 2 çadıra sığmadılar, aralarindan bir kişi, daha yapım aşamasındaki tuvaletlere bir uyku tulumu attı, yerleşti. Ben uyudum. Sonra sabaha karşı 4:00’de iki kişi daha gelmiş. Sabah erken üç kişi daha. 

Neticeye geliyorum, iki gece kaldılar, kalabalık gerektiren bir sürü işi kolaylıkla becerdik, birkaç tane daha az kalabalık gerektiren işi elimize yüzümüze bulaştırdık :). Bununla birlikte, hem kulübenin temel yerleri tespit edildi (sonra birkaç kez daha yeniden tespit edildi), hem kamp alanına çatı yapıldı (sonra mecburen bir daha yapıldı).




Pazar g
ünü kahvaltıda hep beraber ufak bir durum değerlendirmesi yaptık. Gelinen sonuç; düzeninizi kurmadan, daha kendiniz ne yaptığınızı bilmeden, gelenlere tanımlı bir iş sorumluluğu verecek hale gelmeden kimseyi ağarlamaya kalkmayın. Yoksa, iş yapmaktan çok, survivor tadında bir haftasonu pikniği yaşanıyor.

Yine de, tüm dağanıklığımıza rağmen iyi ki geldiler, tatlı insanlarla tanıştık, birlikte yedik, içtik, koşturduk. Üstüne üstlük, Bahar’ın becerikli gözünden, bu serüvenin ilk ve nefis fotoğraflarını edindik. Onlarsız hikaye eksik kalırdı. Herşey için teşekkürler.

Bu arada aynı haftasonu, araya bir de küçük aşk hikayesi sığdı, detaya girmiyorum. Ah, l’amour a la campagne ...


ALTYAPI

Evela kamp yerini yapmaya basladık. 20m2 civarı bir platform, üstüne bir çatı. İki tuvalet (kompost), iki duş. Bir yandan da kulübenin altyapı işleri başladığından kampın tamamlanması biraz vakit aldı, ama sonunda çadırdan yatağa terfi ettik.







Eve yönelik altyapı için öncelikle bir kepçe çağırıp, arazinin tüm üst yakası boyunca 50-60 cm derinliğinde dar bir kanal açtık. Kepçeci Ferhat biraz hoyrat, işi yaparken kanalın üstünde kalan ağaçların dallarını kırmasın diye peşinden koşup durduk. Yine de birkaç zorunlu budama oldu. Güney doğu sınırımızda, 7-8 mt düşük irtifada nefis bir kaynak var. Ordan suyu pompayla alıp, en üst kota oturttuğumuz 500 lt.’lik bir depoya aktardık. Depodan da, tüm üst yaka boyunca, hafif eğimden de faydalanarak, kanala döşediğimiz boruyla şantiyeye kadar taşıdık. Su için 1,5”, hem su hem de ilerde elektrik kablosunu da taşıyacak daha geniş bir koruyucu için de 2,5” spiral boru alındı. Çok eski bir arkadaş, Mişel’den (Ender Plastik). Ek yerlerine pimaşdan rögarlar yaptık. Herhangi bir müdahele için yeterli genişlikte değiller ama, en azından toprağın üzerine çıkan ve bize bağlantı yerlerini gösteren kapaklı borular var her 25 mt’de bir. 



Harikulade bir kapaklı boru resmiyle bitirelim :)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder